Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 15 okulda ekmek fabrikası kurduklarını ve günlük 250 bin ekmek kapasitesine ulaştıklarını belirterek, “81 ilde 100 noktaya ekmek fabrikası kuracağız ve günlük 1 milyon ekmek üretim kapasitesiyle liselerin çıkışındaki satış büfelerinde vatandaşımızın düşük fiyatla ekmekle buluşmasını sağlayacağız” dedi. Bakan Özer'in açıklaması büyük tepki çekti. ATSO 7.Grup (Ekmek, un ve unlu mamuller) Meslek Komitesi üyesi Murat Totoş, karar için, "Bakanlığın yapmadığı bir fırıncılık kalmıştı, şimdi tam oldu" dedi.
ZATEN BATMIŞTIK, ŞİMDİ TAM OLDU
"Milli Eğitim Bakanı eğitimle ilgilensin" diyen Totoş, "Bu tür popülist yaklaşımlar zaman zaman oluyor. Bizler çırak dahi bulamazken, satışlardan kâr edemezken, bir de bakanlıkla mı uğraşacağız? Fırıncılık sektörünü devlet kendi eliyle batırdı. Şimdi de okullarda ekmek üreteceklerini söylüyorlar. Biz zaten battık, şimdi iyice çıkmaza gireceğiz. Bakanlık okullarda ekmek üretmek yerine bizlere çırak ve usta yetiştirmenin yollarına baksın. Eğitimin fırıncılıkla işi olmaz, olmamalı" dedi.
O İŞİ BELEDİYELER YAPIYOR
Milli Eğitim Bakanı Özer'in ekmek çıkışına sendikalardan da tepki geldi. Halkın çektiği ekonomik sıkıntıya dikkat çeken Eğitim İş Şube Başkanı Sadık Acar, "Bazı büyükşehir belediyeleri tarafından uzun yıllardır uygulanan Halk Ekmek Projesi Sayın Özer’in de hoşuna gitmiş olacak ki bir anda 81 ilimizde 100 farklı noktaya fırınlar kurarak halkımıza ucuz ekmek satma işine girişmeyi düşünmüş. Yani eğitimde bunca devasa sorunlar varken bizim derdimiz halkımıza ucuz ekmek sağlamak olmuş. Ancak Bakanımıza hatırlatmak isteriz ki; kendisinin de üyesi olduğu Bakanlar Kurulu’nun en öncelikli görevlerinden biri pahalı ekmek ya da pahalı diğer tüm ürünlerin halkımıza en uygun şekilde ve herkesin her yerden alabileceği şekilde sunulmasını sağlamaktır" diye konuştu.
BAKANLIĞIN GÖREVİ EĞİTİMİ DÜZELTMEK
Acar açıklamasına şöyle devam etti: "Sayın Bakana ucuz buğday ve un bulabilecek misiniz diye sormak istiyoruz. Ekmeğin pahalı olmasının asıl sebebinin tarımdaki yanlış politikalar ve bunun sonucunda da üretimimizin sürekli yetersiz kalmasıdır. Bu sorunun çözümü çiftçimizi destekleyip üretimi artırmaktır. Meslek liselerindeki gençlerimizin emeğini sömürerek ucuza mal etmeyi planladığınız ekmeği üreterek o il ya da ilçelerdeki fırınları devlet eliyle batırmayı mı planlıyorsunuz? Fırıncılar yüklü miktarlarda kira, işçi gideri, ulaşım gibi giderlere sahipken siz devletin okulunda, gençleri bedavaya çalıştırarak sırf popülizm olsun diye böyle bir projeye imza atıyorsunuz. Milli Eğitim Bakanı olarak sizin en önemli görevlerinizden biri; gençlerimizin eğitim aldıkları alanlarda iş bulmalarını ve güvenceli bir şekilde çalışmalarını sağlamaktır. Bundan yıllar önce birisi bize 2023’te, Cumhuriyetimizin 100. yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nın görünen en önemli projelerinden birisi halka ucuz ekmek sağlamak diye söyleseydi kendisiyle dalga geçer, kendisini hiç ciddiye bile almazdık herhalde ama özellikle ekonomide geldiğimiz son nokta halkımızın açlıkla karşı karşıya olduğunun da bir göstergesi"