Eğitimciler okul idareleri tarafından kurulan ve öğretmenlere sürekli emir ve talimat yağdırılan Whatsap ve Bip gruplarından şikayetçi.
Okul idareleri tarafından oluşturulan Whatsap ve bip gruplarından öğretmenlere sürekli talimatlar gönderilmesi öğretmenleri bıktırdı.Öğretmenler artık ders işleyemediklerini bu grupları takip etmekten işlerini yapamadıklarını ifade ettiler.
Ayrıca öğretmenler yaptıkları paylaşımları gece veya haftasonu olduğuna dikkat edilmeksizin okul idareleri ve velilerden gelen bu mesajlardan mağdur olduklarını ifade ettiler.
Daha öncede gündeme gelen Whatsap ve bip gruplarından gelen talimatların resmiyeti olup olmadığı,bu gruplardan çıkan öğretmenlere ceza verilip verilemeyeceği,bu talimatları uygulamayan öğretmenlere ceza verilip verilemeyeceği soruşturmaların konusu olmuştu.
Konu hakkında sosyal medya sitesinden eğitimci yazar Muhammet Yılmaz şu paylaşımı yaptı;
* WhatsApp'tan yönetilen okul iflah olmaz.
* WhatsApp'tan emir yağmuruna tutulan öğretmenlerin iş yapacak enerjisi kalmaz.
* WhatsApp gruplarında yapılan çekiştirmeler okul örgütünü çökertir.
Bu paylaşımda okulda ilerişim amacıyla WhatsApp kullanılmaması gerektiğine dair bir görüş değil, okulun WhatsApp'tan yönetilemeyeceğine ve yanlış kullanımına yönelik düşünce belirtiliyor.
Türk Eğitim Sen Silifke Temsilcisi Mahmut Doğrul sosyal medya hesabından şu paylaşımda bulundu;
Whatsapp ÜZERİNDEN OKUL MÜDÜRLÜĞÜ❗
2009 yılında kurulan aslında adında bile lakaytlık "NABER" olan, hızlı ve ücretsiz bir sohbet programı.
Mesele şu; okul müdürleri (öyle olmayan müdürlerimizi tenzih ederim) maalesef bu uygulama üzerinden okul yönetmeyi pek sevdiler. Hatta okul gruplarını öğretmenlere kapatarak sadece emir yağdırıyorlar. Yani uygulama üzerinden bile muhatap olmak istemiyorlar.
Örneğin öğretmenler odasına günaydın ya da nasılsınız demek için, sohbet etmek için girmeye gerek duymuyorlar. Oysa bir bardak çay eşliğinde sohbet etmenin tadını, hakimiyeti, durumları şahsen gözlemlemeyi bir uygulama veremez.
Hatta bir meslektaşımızın bir acısı olduğunda yanına gidip ya da arayıp acısını paylaşmak yerine, "Geçmiş olsun" mesajını yetirli gördüler/görüyorlar. Hatta maalesef bizler de yeterli gördük/görüyoruz. Daha da ileri gideyim, okula uğramayıp, erken çıkıp okuldaki bir eğitim çalışanından ( müdür yardımcısı, öğretmen, memur ya da hizmetli gibi) bilgi alıp whatsapp üzerinden "nöbet yerlerimize geçelim, derslere zamanında girelim vb." diye emirler yağdırıyorlar. Ne de olsa onlar "amir"! Tartışmasız anlık haberleşme için güzel bir uygulama. Ama sadece oradan yönetilmeye çalışılan okullarda motivasyonun düştüğü, birlik beraberliğin zedelendiği de bir gerçek. Bu iletişim kopukluğunun üzerinde bir de belirsizlikler eklenince, okula giderken ayaklar geri geri gitmeye başladı.
Belirsizlik nedir?
Mesela ders programı değişecektir yanda sene başında yeni program duyurulacaktır. Pazartesi uygulanacak program pazar günü akşam bile belli değil. Destekleme Yetiştirme Kursları başlayacaktır ama ne program ne şeffaf bir şekilde tercih listeleri ne de diğer hususlar bellidir. Bu belirsizlikler çoğaltılabilir. Mesela nöbet listeleri, etkinliklerin akışı, kitap dağıtımı vb.