Çin Halk Cumhuriyeti'nin Wuhan kentinde 2019 yılının sonlarına doğru ortaya çıkan yeni tip koronavirüs tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkiledi.
2020 yılının mart ayında okullarımız yüz yüze eğitime kapatıldı ve eğitim öğretim EBA TV üzerinden devam ettirildi.
2020-2021 eğitim öğretim yılının başından bu yana çeşitli kademe ve sınıflarda öğretmenler canlı ders yapmaya başladı. Canlı derslerle ilgili usül ve esaslar bakanlık tarafından öğretmenlerle paylaşıldı.
Bu süreçte öğretmenlere bilgisayar, tablet vb. cihaz desteği ile internet erişimi için herhangi bir destek verilmedi.
Ülkemizde ortalama bir bilgisayar 10 bin TL, ortalama bir tablet 4 bin TL ve ortalama bir aylık internet faturası da 150 TL civarındadır. Bu yükün tamamı öğretmenler tarafından karşılanmıştır. Bu konuda zaman zaman destek talebi olsa da şu ana kadar olumlu bir gelişme olmamıştır.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada salgın sona erse bile uzaktan/online eğitimin devam edeceğini vurgulamıştı.
Şimdi soruyoruz:
1- Uzaktan eğitimin araç-gereç yükü öğretmenlere mi yüklenecek?
2- Cihaz ve internet desteği sağlamadan canlı ders yapılmasını istemek hukuki midir?
Kamuda hiç bir personel yaptığı işle ilgili araç-gereçleri kendisi karşılamamakta, bu malzemeler ilgili bakanlık, kurum veya kuruluş tarafından karşılanmaktadır.
3- Neden öğretmenler okul boyar, kağıt, toner, temizlik malzemesi, bilgisayar, tablet ve internet erişimi için para öder?
Öğretmenlere ''fedakarlık'' yükünü reva görenler bu soruları cevaplandırmalıdır.