Öğretmenlerin Yeniden Konuşabildiği Bir Eğitim Ortamına İhtiyacımız Var

Eğitim Sen’in Genel Başkanlığı’na seçilen Prof. Dr. Nejla Kurul, öğretmenler üzerinde yaratılan korku ve baskının eğitim alanını olumsuz etkilediğini söyledi. Kurul, “Öğretmen güvenle sınıfına girmeli, öğretmenlerin yeniden konuşabildiği, tartışabildiği, düşüncelerini ifade edebildiği bir eğitim alanına ihtiyacımız var” dedi.

SENDİKA - 2020-12-08 14:45:20

Eğitim Sen, önceki hafta yapılan Genel Kurul’un ardından yeni merkez yönetiminde görev dağılımını tamamladı. Buna göre, Prof. Dr. Nejla Kurul Genel Başkan olarak seçilirken, İkram Atabay Genel Sekreter, Ahmet Karagöz Genel Mali Sekreter, Ramazan Gürbüz Genel Örgütlenme Sekreteri, Sinan Muşlu Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri, Simge Yardım Dağ Merkez Kadın Sekreteri, Arzunur Şimşek Genel TİS ve Hukuk Sekreteri olarak görev yapacak.
 
Eğitim Sen Genel Merkezi’nde görev dağılımının ardından yapılan ilk toplantıda konuşan Genel Başkan Nejla Kurul, “Sendikal hakların, emeğin, demokrasinin, barışın ve eşit haklar mücadelesinin sözü ve sesi olan Eğitim Sen, geçmişten bugüne savunduğu ilke ve değerleri daha güçlü ve enerjik biçimde sahiplenerek, eğitim ve bilim emekçilerinin birlik, dayanışma ve mücadele örgütü olmayı sürdürecektir” ifadelerini kullandı.
 
“KAMU KAYNAKLARI ÇOCUKLARI GÜÇLENDİRMEK İÇİN KULLANILMALI”
 
ANKA’ya değerlendirmelerde bulunan Prof. Kurul, eğitim alanında çok ciddi sorunlar yaşandığını, sağlık çalışanlarının ardından eğitim alanının ciddi bir kriz içerisinde olduğunu belirtti. Ekonomik, siyasal ve kamu maliyesi sorunlarının eğitim alanında ‘adeta kalp krizlerine’ yol açtığına dikkat çeken Kurul, “Covid-19 salgınını yaşadığımız şu dönemde başta sağlık ve ardından eğitim olmak üzere buralardaki çocukları güçlendirmek ve desteklemek için kullanılması gerektiğini bunun önemli bir sorun olduğunu görüyorum” diye konuştu.
 
“ÖĞRETMENLERİN YENİDEN KONUŞABİLDİĞİ BİR EĞİTİM ORTAMINA İHTİYACIMIZ VAR”
 
Öğretmenler üzerindeki baskıların öğretmenlik mesleğinin yapılmasına engel olduğunu savunan Kurul, şunları kaydetti:
 
“Öğretmen güvenle sınıfına girmeli, sınıfında o gün hissettiklerini anlatmalı, yanlış bir şey yaptığında ‘çocuklar özür dilerim yanlış bir şey söyledim size ama araştırdım, baktım, gerçek buymuş’ diyen, öğrencileriyle sağlıklı etkileşim sunan birisi olmak zorunda. Ama korku ve baskı bedenleri kaskatı hale getirir ve öğretmen insani güç ve yetilerini yeterince iyi, özgürce açığa çıkaramaz. O yüzden öğretmenlerin yeniden konuşabildiği, tartışabildiği, düşüncelerini ifade edebildiği bir eğitim alanına ihtiyacımız var. İnsanı özgürleştirecek bir eğitimin çok elzem olduğunu, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’nın ve biz sendikaların çok etkin bir çalışma yürütüp çok daha kolektif kararlarla eğitim hayatını yeniden özden geçirmek zorunda olduğumuzu ifade etmek istiyorum.”
Günün Diğer Haberleri