Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre,
Hürriyet gazetesinden Fulya SOYBAŞ'ın haberine göre, Dal, Çeşme-Bodrum plajlarından gelen görüntülere atıfta bulunarak “Oradakilerin en az yarısı öğrenci. Öpüşüyorlar, zıplıyorlar, mesafe-maske hak getire. Plajda serbestçe eğlenebiliyor, AVM’ye gidebiliyorlar ama okula gidemezler! Plajdan 10 kere güvenlidir okul. Disiplin ve kontrol vardır” diyor. Bir de önerisi var: “Salgın İstanbul’da var ama Artvin’de, Edirne’de yok. Buralarda okulları niye kapatıyoruz? Çocukların eğitim hakkını neden ellerinden alıyoruz? Vakaların yüzde 90’ı 6-7 şehirden çıkıyor. Okulların hepsini aynı anda kapamak-açmak yerine il bazında karar alınabilir.”dedi.
Dışarsı okuldan güvenli mi?
TÜRK Eğitim Derneği Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Eğitim Politikaları Kurulu üyesi Selçuk Pehlivan-
oğlu soruma soruyla karşılık veriyor: “Şu anda dışarısı okullardan daha mı güvenli? Anne-babaların kendilerine sorması gereken yegâne soru budur.” Pehlivanoğlu şöyle devam ediyor: “Tabii ki ekstra durumlar olabilir, önümüzde yaklaşık 1 ay daha var ama ben şahsen okulun daha kontrollü olacağını düşünenlerdenim. Burada önemli olan çocukları okuldan döndükten sonra ebeveynlerinin takınacakları tutum. Kıyafetlerinin gerekirse her gün yıkanması, havalandırılması, her gün banyo yapılmasının bulaştırıcılığı önlemek adına önemli olduğunu düşünüyorum.”
15 yaş altı uzaktan eğitilemez
Pehlivanoğlu öğrencilerin şu an için ‘yaz 61 gün’ öğrenme kaybı olduğuna dikkat çekerek “Bu kayıp şu an için telafi edilebilir düzeyde. Ancak süreç uzadıkça özellikle 15 yaş ve altı çocuklar zorlanacak. 15 yaş üstü uzaktan eğitimde 2 birim kazanıyorsa 15 yaş altı 0.1 birim kazanır. 15 yaş altı çocukların uzaktan eğitilmesi zihinsel becerileri açısından mümkün değil” diyor. Riskin her yerde olduğunu söyleyen Pehlivanoğlu, önemli olanın riski azaltmak olduğunu ve okulların hijyen malzemesi dışında temizlik personeline ihtiyaç duyacağını söyleyerek ‘Tedbir alınmalı’ diyor.
Okulları açmak oldukça zor
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk “Bizim niyetimiz okulları açmak” dese de bayramla hızla yükselişe geçen vaka sayıları endişe yaratıyor. Öyle ki bir ilkokul 2. sınıf öğrenci velisi olarak günlerdir kendime şu soruyu soruyorum: “Okullar açılmalı mı? Açılırsa çocuğumu okula göndermeli miyim?” Bu kaygılarla uzmanlara da aynı soruları sordum. Bilim insanları şüpheci yaklaşırken eğitimciler daha net: “Okul en güvenli yer” diyorlar.
Bu koşullarda ben çocuğumu okula göndermem
Hacettepe Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, “Bayramda sahillerden gelen görüntüler nasıl sürpriz değilse okullar açıldıktan sonra vaka sayısının artması da sürpriz olmayacak” diyor. Plajları dolduran kalabalığın gençlerden oluştuğuna dikkat çeken Ceyhan, “Çoğu virüs taşıdığından habersiz. Hastalığı hiçbir belirti göstermeden atlatıyorlar. 1-2 belirtisi olanlara da ağır hasta olmadıkları için test yapılmıyor. Bu gençlerin hasta olduklarından ancak ‘virüsü riskli bir kişiye bulaştırdıklarında’ haberimiz oluyor. Yani bayramın etkisini 2-3 aya kadar görebiliriz ki bu durum okulların açılması sürecini de kapsar” diyor.
Mesafe şart
Ceyhan şöyle devam ediyor:
“Okullarda belli tedbirler alınacaktır ancak bu tedbirleri almak kolay değil. Bilim Kurulu önerilerinde 1 metre mesafeden bahsediyor. Bu hiç güvenli değil. 1.5 metreden aşağısı tehlikeli. Hele bir de çocuk maskesini çıkaracaksa, bu mesafenin 2 metre olması lazım. 50 kişilik bir okulda bu mesafeyi nasıl sağlayacaksınız? Georgia’da bir yaz okulunda, dersler açık havada yapılmasına rağmen virüs pozitif bir çocuk diğer çocukların yüzde 44’ünü enfekte etti. Yani çocuklar bulaştırıcıdırlar. Bu şartlarda çocuğumu okula gönderir miydim? Sanırım göndermezdim.”