Öğretmenler evde yatmıyor!

Yaz aylarında olduğu gibi, şu günlerde de “Öğretmen olmak vardı” diyenlerin sayısı bir hayli fazla.

EĞİTİM - 2020-04-06 10:38:33

Yaz aylarında olduğu gibi, şu günlerde de “Öğretmen olmak vardı” diyenlerin sayısı bir hayli fazla. Sanıyorlar ki okullar kapandı, öğretmenler evde keyif yapıyor. Evinde öğrenci olan, durumun öyle olmadığının farkında ama diğerlerine, gel de anlat...

Eğitim Ajansı, yazarlarından Türkçe Öğretmeni Gurbet Duymuş, görüşlerini öylesine çarpıcı ve öylesine etkileyici dile getirmiş ki tüm öğretmenlere tercüman olmuş:

‘Öğrenciyi özledik’

“Korona diye bir virüs geldi; toplumu, insanlığı, dünyayı altüst etti. Eğitimi de altüst etti. Sınıflarımızdan, çocuklarımızdan koptuk. Siz bilir misiniz yüz yüze olmak, bir çocuğun kafasını okşamak, bir çocuğa ‘çak yapmak’, bir çocuğun size kucak dolusu sarılması ve sınıfta bir espriye tüm çocuklarınızla ağız dolusu gülmek, bazen alakasız bir cevapla gelen yepyeni öğretme, öğrenme yöntemleri ve göz teması kurmanın keyfi hiçbir yerde, hiçbir şeyde yoktur.

‘Öğretmenler evde yatıyor’ diyorlar. Yatmıyoruz efendim; velileri EBA konusunda günlük bilgilendiriyoruz, her sınıf düzeyinde günlük ders çalışma programları yaptık, velilerimizle paylaştık. Her gün çocuklarımıza deneme sınavı, çalışma yaprağı örnekleri atıp onlarla paylaşıyoruz. İmkânlar ölçüsünde WhatsApp’dan, Skype’dan, Zoom’dan bağlanıp çocukların sorularını cevaplıyor, onları motive etmeye çalışıyoruz. Bilmediğimiz Zoom, Teamlink... vs her programın kaç kişiyle iletişim kurmamızı sağlayacağını, öğrencilerimizle kaç dakika yüz yüze eğitim yapabileceğimizi bile bu süreçte öğrendik; dersimize iyi çalışıyoruz biz öğretmenler. Bakanlık bizi çağırırsa gönüllü olarak EBA’da ders de anlatırız zaten merkezde olan arkadaşlarımız anlatıyor dersleri ve de verilecek her göreve de hazırız.

Biz öğretmenler velilerimizi arıyoruz, ‘Telefonda WhatsApp’ınız yok, sınıf grubuna atılan bilgilere ulaşabiliyor musunuz?’ diyoruz. Öğrencimizin bizi ablasının telefonundan takip edebildiğini öğrenince rahatlıyoruz. Öğrencilerin bu süreçte evde kitap okumasını sağlamaya ve bunu takip etmeye çalışıyoruz. Veli bize elinde olan kitap adlarını söylüyor ve biz çocuğa uygun olanları belirleyip ne okuduğunu da takip etmeye çalışıyoruz. Yaptığımız çizimlerle, hazırladığımız videolarla matematiği kolay ve etkili öğretmeye çalışıyor, bunları velilerimizle ve öğretmen arkadaşlarımızla paylaşıyoruz hatta tüm öğretmenlerle paylaşıyoruz. Veli, biz arayınca çocuğunu derse oturtabiliyor ve bizlere öğrencilerden gelen onlarca ‘Sizi özledik öğretmenim, okulumuz başlasın öğretmenim, sizi televizyonda göremedik’ minvalinden mesajlar var.

‘Biz de kaygılıyız’

Biz VEFA gruplarında da gönüllüyüz. Yaşlılarımıza ‘ekmek, aş’ ulaştıran ekibin içinde yer almaktan gururluyuz.

Bizim doktor, polis, hemşire eşlerimiz var, biliyor musunuz? ‘Virüs bulaşırsa’ diye endişeliyiz. 

Bizim de evde çoluk çocuğumuz, yaşlılarımız var. Onlardan da sorumluyuz. 

Bizler devletin verdiği her görevi seve seve yapan eğitim ordusunun neferleriyiz; bugün, yarın, her zaman devletimizin yanındayız, çalışıyoruz.

Bakın öğretmenlerimiz yüzlerce ücretsiz deneme sınavı, çalışma yaprağı hazırlıyor. Ders videoları hazırlayıp paylaşan yüzlerce öğretmenimiz var. Instagram’dan, Facebook’tan gruplar kurup buralardan öğrencilerine ders anlatan, öğrencisiyle iletişimde olan okullarımız, öğretmenlerimiz var. Ayrıca meslek liselerimiz, bilim ve sanat merkezlerimiz cerrahi maske, koruyucu maske, dezenfektan üretmekte; ülkemizin ve tüm dünyanın geçtiği bu kritik dönemeçte ihtiyacımız olan hayati malzemelerin üretimine katkıda bulunarak ülkemize omuz vermekte. 

Yazının devamı için tıklayınız

 
 
 
 
 
 
Günün Diğer Haberleri