“ATATÜRK’ÜN ÖĞRETMENLERİYİZ”

24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle öğretmenler, Eğitim-İş Edirne Şubesi tarafından organize edilen kahvaltıda bir araya geldiler. Edirne’de bulunan bir otelde gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Şube Başkanı Nedim Zobar, “Eğitim-İşli eğitimciler; zorluklar ve imkansızlıklar içinde bile olsa, öğretmen yeminine sadık kalan Atatürk’ün öğretmenleriyiz.” dedi.

SENDİKA - 2019-11-27 22:15:11

Eğitim-İş Edirne Şubesi tarafından 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle Edirne’de bulunan bir otelde kahvaltı organizasyonu yapıldı. Kentte bulunan öğretmenler ve ailelerin katıldığı organizasyonda; meslekten emekli olan 25 öğretmene de plaket takdim edildi. Günün anlam ve önemine dair konuşmayı yapan Şube Başkanı Nedim Zobar, “Atatürk ulusal bütünlüğümüzün kurulmasında ve geliştirilmesinde, Türkiye’nin çağdaşlaşmasında en önemli görevi öğretmenlere vermiştir.” ifadelerini kullandı.

“ATATÜRK ÇAĞDAŞLAŞMADA EN BÜYÜK GÖREVİ ÖĞRETMENLERE VERMİŞTİR”

Eğitim-İş Edirne Şube Başkanı Nedim Zobar burada gerçekleştirdiği konuşmada, “Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün, 24 Kasım 1928 tarihinde Millet Mektepleri’nin kendisine verdiği ‘Başöğretmen’ unvanını kabul etmesinin de yıldönümü olan 24 Kasım tarihi, 1981 yılından itibaren Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Bu vesileyle Başöğretmenimiz Atatürk’ü, şehit öğretmenlerimizi saygıyla anıyor, tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü kutluyoruz. Atatürk ulusal bütünlüğümüzün kurulmasında ve geliştirilmesinde, Türkiye’nin çağdaşlaşmasında en önemli görevi öğretmenlere vermiştir. O’nun; ‘Ulusları kurtaranlar, yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğitimciden yoksun bir ulus, henüz ulus adını alma yeteneğini kazanmamıştır.’ sözleri bunun en güzel örneğidir.” dedi.

“SİYASİ KADROLAR EĞİTİMİ ÇÖKERTİRKEN ÖĞRETMENİ DE EZİYOR”

Bugün ise Türkiye’de öğretmenlerin hak ettiği değeri göremediğini belirten Zobar, “Muhalif ve örgütlü öğretmen devletin gözünde sakıncalı görülmekte; öğretmenin mesleki ve demokratik haklarını savunacağı örgütlenme hakkı engellenmekte; kendisini daha da yetiştirecek ve toplumda saygınlığını sürdürecek maddi olanaklardan yoksun bırakılmaktadır. Eğitimi bilimsel ve laik özünden koparmaya çalışan siyasi kadrolar, eğitimi çökertirken öğretmeni de ezmektedir. Öğretmenlerin toplumsal statüleri, ekonomik, sosyal ve özlük hakları, AKP iktidarı döneminde ciddi şekilde gerilemiştir. Eğitim sisteminde yaşanan köklü değişiklikler, 4+4+4 gerici eğitim yasasıyla Öğretim Birliği’ne vurulan darbe, okul dönüşümleri, siyasi kadrolaşma, yandaş yönetici atama gayreti, eğitimin dini referanslara göre şekillendirilmek istenmesi, okullarda yaşanan şiddetin artması, ihraçlar ve açığa almalar, sürgünler, sözleşmeli ve güvencesiz ücretli öğretmen uygulamalarıyla öğretmenlerin yaşadığı sorunlar daha da derinleştirmiştir.” ifadelerini kullandı.

“TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN MÜCADELE EDECEĞİZ”

Eğitim-İş olarak tüm zorluklara rağmen çocuklar için güzel bir gelecek mücadelesine devam edeceklerini vurgulayan Zobar, “Eğitim-İş olarak; Öğretmenlerin sosyo-ekonomik statülerini yükseltecek önlemler alınmasını, eğitim çalışanları arasında ayrımcılık yaratacak uygulamalara son verilmesini, gerici, ırkçı ve bölücü kadrolaşmanın önlenmesini, eğitim yöneticiliği için nesnel ölçütlerin geçerli kılınmasını, iş güvencesinden yoksun sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamasına son verilmesini, eğitim kurumlarımızın personel ihtiyacının, hükümetin ekonomi ve eğitimde din eksenli politikaları ile değil, gerçekçi bir biçimde belirlenmesini, yeterli sayıda öğretmen ve yardımcı personel istihdam edilmesini, ülkemizin koşulları göz önünde bulundurularak, yeni bir öğretmen yetiştirme sistemi geliştirilmesini, öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçecek önlemler alınmasını, eğitim çalışanları ve tüm kamu çalışanlarının örgütlenme haklarının önündeki bütün engellerin kaldırılıp, grevli toplu sözleşme hakkının tanınmasını istiyoruz. Eğitim-İş olarak; Her türlü soruna rağmen ‘yalvarmadan, boyun eğmeden, el açmadan sadece ders vermeye’ devam edeceğiz. Atatürk’ün kurduğu ve bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerini yaşatmaya, laik ve bilimsel eğitimin ışığında, çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak ve çocuklarımıza güzel bir gelecek yaşatma mücadelesi vermeye hep birlikte devam edeceğiz. Çünkü bizler, Eğitim-İşli eğitimciler; zorluklar ve imkansızlıklar içinde bile olsa, öğretmen yeminine sadık kalan Atatürk’ün öğretmenleriyiz.” şeklinde konuştu.

Günün Diğer Haberleri