Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım Tokat’ta Temaslarda Bulundu

FETÖ’ye en çok karşı olan, tarikat ve cemaatlere en çok karşı olan sendikanın Eğitim İş Sendikası olduğunu söyleyen Genel Başkan Orhan Yıldırım, var olan sendikaların ise herhangi bir siyasi partiyle fazla yakın ve organik ilişki içerisinde olduğunu bunun doğru olmadığını söyledi

SENDİKA - 2019-04-16 21:11:45

Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım beraberinde Tokat Şube Başkanı Mithat Eş ile birlikte Tokat'da temaslarda bulundu,Tokat Haber gazetesini ziyaret etti. Sendika çalışmaları hakkında bilgiler veren Yıldırım yetkili olmasa da en etkili sendika olduklarının altını çizdi. Bilimsel, laik, çağdaş ve karma bir eğitim sisteminin eğitimde olmazsa olmaz bir kural olduğunu belirten Yıldırım, tarikat, cemaat, vakıf tarzı örgütlenmelere dikkat çekerek “Ülkeyi tarikatlar, cemaatler vakıflar üzerinden bir yapılandırma içerisine girilmesinin facialara yol açabileceğini ısrarla söylüyoruz” dedi.

Ziyaretlerinin amacına değinerek sözlerine başlayan Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım şunları söyledi: “Eğitim-İş Sendikası olarak ülkenin farklı illerinde sürekli olarak devam ettirdiğimiz bir uygulama var. Ülkemizdeki en önemli sorunun eğitim sorunu olduğu bilinci ve netliği üzerinden Türkiye’nin farklı bölgelerinde il ve ilçelerinde eğitimle ilgili yaşanan sorunların tespiti, çözüme dair öneriler, bu bilgiler ışığında raporlaştırarak o bölgede yaşanan sorunlarla ilgili sendikamızın görüşlerini yazılı olarak Milli Eğitim Bakanlığına iletiyoruz. Bu sürekli yaptığımız bir uygulama. Bu arada da o ildeki tüm iş yerlerini hem Eğitim İş Sendikasının ne olduğu konusunda hem de Türkiye’deki eğitime bakış açımızla birlikte eğitimin önemi konusunda kamuoyunu bilgilendirme amacıyla ziyaretler yapıyoruz. Eğitim İş Sendikası 2005 yılında yeniden kurulan yeniden dememdeki amaç şu: 1980 Darbesinden sonra ilk kurulan sendika Eğitim İş Sendikasıdır. Daha sonra isim değişikliğine gidilmiş ve 2005 yılından sonra tekrar Eğitim İş Sendikası adıyla faaliyete geçerek 2005 yılından bugüne 50 bine ulaşan, hiç azalmadan büyüyen eğitim sendikası olarak Türkiye’nin 4. Büyük eğitim sendikasıdır. Milli Eğitim Bakanlığı ile resmi her tür görüşme, yazışma, toplantı, panellerde sürekli kendisini var etmiş ve var etmeye de devam edecektir.”

BİLİMSELLİKTEN UZAK EĞİTİM DÜŞÜNÜLEMEZ

Sendikalarının kuruluş felsefesinin anlatan Genel Başkan Yıldırım, bilimsellikten uzak bir eğitimin Türkiye’yi bir felakete sürükleyeceğini belirterek şöyle konuştu: “Eğitim İş Sendikasının kuruluş felsefesi; Türkiye’de eğitimin olmazsa olmazları dediğimizde bilimsel, laik, çağdaş ve karma bir eğitimin hem çocukların gelişimi hem eğitimin kurtuluşu hem de Türkiye’nin kurtuluşu açısından olmazsa olmazdır. Bunlardan herhangi bir başlıktan vazgeçildiği takdirde Türkiye, komşumuz olan Orta Doğu ve geri kalmış ülkelerin bataklığına hem ekonomik hem eğitsel bataklığına döneceği tespiti üzerinden yola çıktık. Bu tespitimiz üzerinde çok netiz. Çünkü ülkemizin kuruluş ve kurtuluşunda esas figür olan Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği Türkiye’nin nasıl muasır medeniyetler seviyesine ulaşabileceği ile ilgili ön görüsünü biz olduğu gibi kabul edip bunu günümüze uyarlayarak gelecek nesillere aktarmayı hedefliyoruz. Zaman zaman siyasi partiler bu denklemin dışına doğru uygulamalar içerisine gidiyorlar. Şuan ki iktidar ne yazık ki bu bahsettiğimiz ana temelin dışında bilimsellikten uzak uygulama içerisinde. Her atadığı bakanın yeni bir müfredatla ortaya çıkması, her gelen bakanın bir önceki müfredatı silerek kötü olduğunu, kendi getireceği müfredatın iyi olduğunu kamu oyuna anlatarak çocuklarımız üzerinde deneme tahtası durumda  ve çocuklarımızı kobay gibi kullanması, aradan geçen 17 yıllık bir iktidar sürecinde sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi ‘Eğitimde çuvalladıkları’ ifade edilen son nokta. Ama bunu ifade etmek için 17 yıl beklemeye gerek yok. Başta Eğitim-İş Sendikası olmak üzere Türkiye’nin birçok bilimsel kuruluşu ve sivil toplum örgütü, sendikaları, bu konuyla ilgili çok sık uyarılarda bulundular;Yapılan işler  yanlıştır, gidilen yol yanlıştır. Biran önce bu yanlışlıklardan dönülmeli,  eğitimin bilimsel, laik ve çağdaş yönü öne çıkartılarak çocuklarımızı ve eğitimi buna doğru yönlendirme gerekliliği ısrarla söylendi. Ama ne yazık ki başta o FETÖ terör örgütü yapılanması olmak üzere diğer tarikatların da lojistik desteğiyle bu akılcı söylemleri dikkate almadılar. Tam tersi bunun en zıttı boyutunda bir eğitim sistemini Türkiye’de oturtmaya çalıştılar. Gelinen noktanın ne olduğunu FETÖ ile birlikte gördük. Biz hükümetten, siyasilerimiz ve bürokratlarımızdan şunu istiyoruz; Yaşanmış bir  kötü örnek dahil olmak üzere bunlar hala önümüzde canlı dururken bu kez doğruyu görüp Eğitim İş Sendikasının da dillendirmiş olduğu bu eğitim modeli  üzerinden yeni bir yapılanmaya girmek zorunda. Bunun da esas önemli ayağı öğretmenlerdir. Siz eğitimcileri yanınıza alıp eğitimin ana unsuru kabul etmediğiniz sürece yapacağınız hiçbir uygulamanın başarıya ulaşma şansı yoktur. Bu ülkenin asıl beka sorunun eğitim sorunu olduğu gerçeğini kabullenmek zorundayız.”

TARİKAT, CEMAAT YAPILANMALARI FACİAYA YOL AÇAR

Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım’ın açıklamasından diğer önemli başlıklar şöyle: “Ülkeyi tarikatlar, cemaatler vakıflar üzerinden bir yapılandırma içerisine girilmesinin facialara yol açabileceğini ısrarla söylüyoruz. Türkiye’de çocuklarımızın okullarda bilimsel, akademik eğitim yerine imam hatip ortaokul ve lise noktasında gereğinden fazla okul açarak çocuklarımızın teşviklerle oraya yönlendirerek, o kadar da ihtiyaç olmamasına rağmen abartılı bir şekilde oraya yönlendirmenin, Türkiye’yi bataklığa çekebilecek bir gençlik nüfusuna doğru yönelebileceği riskini de ortaya koyuyor. O yüzden çocuklarını İmam hatiplerde okutmak isteyen ailelere saygı duymakla beraber, bunu düşünmeyen aileleri de zorla, teşvik vererek, bilerek yönlendirerek ya da yeterli okul yok diye mecburen gideceksiniz denmesinin de doğru olmadığı ve buna tepki göstereceğimizi söylüyoruz. Son zamanlarda eğitimde yaşanan şiddetin artık olağanlaştırılmış olmasının, Milli Eğitim Bakanlığının bu konuya bir çözüm önerisi sunmamasını da bir an önce çalışma yapılması gerektiğini söylüyoruz.”

“MAHKEMEDE YARGILANMADAN MESLEKTEN ATMALARA KARŞIYIZ”

Eğitim camiasında FETÖ ile mücadelenin yeterli olup olmadığının sorulması üzerine Genel Başkan Orhan Yıldırım şu yanıtı verdi: “Herhangi bir cemaat veya yapılanmanın bu işe bulaşmış olan suçlu ve terör örgütüne üye kişiler var ise bile bunlar mahkemede yargılanmadan sadece bakanlık kararı ile ‘Hepiniz Fetöcüsünüz, falanca örgüt üyesisiniz’ diyerek meslekten atılmasını doğru bulmuyoruz. Çünkü kişi suçlu bulunana kadar masumdur ilkesini her zaman canlı tutulmasını istiyoruz. FETÖ’ye en çok karşı olan, tarikat ve cemaatlere en çok karşı olan Eğitim İş Sendikası olarak bunu söylüyoruz. Suçluların yasal süresi hızlandırılarak ve herkese savunma hakkı verilerek sonuçlandırılması gerekiyor. Türkiye’de kurumsal olarak belki en düşük ihraç bizde oldu. 50 Bin içerisinde yaklaşık 50 kişi. Bu 50 kişiden mahkemesi süren 5 kişi kaldı. 45’i geri geldi. Eğitim-iş Sendikasının duruşu belli olduğu için bizim üyelerimizin böyle bir şeye bulaşma ihtimali binde birdir. Kurulurken cemaat türü yapılanmalara karşı olduğumuzu belirttik. Beraberliği savunan bir sendikayız.”

SENDİKALAR SİYASİ PARTİLERLE ORGANİK İLİŞKİ İÇERİSİNDE

Var olan sendikaların ne yazık ki yönetsel olarak şuan var olan herhangi bir siyasi partiye fazla yakın ve organik bir ilişki içerisinde olduğunu söyleyen Orhan Yıldırım, “Hiçbir çalışan veya eğitim çalışanı bir sendikaya üye olduğunda A partisine üye olmuş hissini yaşamak istemez. Dolayısıyla biz kurulurken tüzüğümüzde olmazsa olmazlar arasına koyduk. Eğitim İş sendikası asla hiçbir partinin arka bahçesi, yan bahçesi, organik ilişki içerisinde olamaz. Bunu yapmadığınız taktirde o partinin varlığı veya yokluğu ile kendinizi tanımlamak zorunda kalırsınız” dedi.

Tokat Haber

Günün Diğer Haberleri