ÖĞRETMENİN İTİBARSIZLAŞTIRILMASINA HAYIR.

Eğitim İş Antalya Şubesi öğretmen performans sistemi ile ilgili basın açıklaması düzenledi.

SENDİKA - 2018-04-05 17:34:02

Eğitim İş Antalya Şube Başkanı Fatin Iltar yaptığı basın açıklamasında;

Değerli basın mensupları, değerli emekçiler;

                 ÖĞRETMENİN İTİBARSIZLAŞTIRILMASINA HAYIR.

              Eğitim sistemimiz kangren haline gelmiş birçok sorunu barındırmaktadır. Asıl görevi bu sorunlara çözüm bulmak olan Milli Eğitim Bakanlığı her uygulaması ile “ eğitim sisteminin en önemli öznesi” olan öğretmenlerimizi hedef tahtasına koymaktadır. Üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmekte yetersiz kalan Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimdeki yanlış politikaların sonucunda ortaya çıkan başarısızlığı üzerinden atmaya ve sorumluluğu öğretmenlere yıkmaya çalışmaktadır.             

               Öğretmenleri ALO 147, BİMER, CİMER gibi uygulamalarla veliyle ve öğrenciyle karşı karşıya getiren, sürekli baskı altında tutan MEB, son olarak ise 9 Haziran 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren “Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi ”hedefleri arasında eğitimde performans değerlendirme uygulamasına da yer vermiştir. 12 ilde pilot uygulaması yapılan öğretmen performans sisteminden sonra yeni bir yönetmelik taslağı yayınlanmış, yakın zamanda da yürürlüğe gireceği ifade edilmektedir.

                 Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini arttırmak için uygulanacağı iddia edilen performans değerlendirme sistemi eğitimin hiçbir sorununu çözemeyeceği gibi tam tersine yeni sorunların doğmasına sebep olacaktır.

                Öğretmenlerin performansı için yapılacak değerlendirmede ortaya çıkacak olan performans notu okul müdürü, zümre öğretmenleri, zümre dışı öğretmenler, veliler, öğrenciler ve öğretmenin öz değerlendirmesi sonucunda elde edilecektir. 4 yılda bir yapılacak sınav notunun da %30 u o yıl değerlendirmede esas alınacaktır.

                Eğitimin niteliği, hiçbir bilimsel karşılığı olmayan performans değerlendirmesi ile değil, öğretmene değer vererek, velinin, öğrencinin ve toplumun gözünde öğretmenin mesleki saygınlığını arttırarak sağlanabileceği açıkken, öğretmeni her an 'diken üstünde' tutacak bu yöntem asla kabul edilemez. ………………..

               Milli Eğitim Bakanlığının performans değerlendirme uygulaması öğretmenlerin birbirine ve öğrencilerine karşı güvensizliğini arttıracak, sürekli performans baskısı ve tehdit altında çalışmasının önünü açacaktır!

             

               Performans değerlendirmesiyle öğretmenlerin yaptıkları işin niteliğinden çok ‘yüksek performans’ üzerinden bireysel değerlendirmeye tabi tutulması, okullarda herkesin birbirinin ‘rakibi’ olduğu düşüncesinin gelişmesine ve iş barışının tamamen bozulmasına neden olacaktır. Öğretmenlik rekabetle değil dayanışma ile yapılacak bir meslektir. Deneyimlerimizle biliyoruz ki mesleki dayanışma zümre ve okul başarısını artıran önemli  etkendir.

                MEB’in amacının eğitimde ücretli, sözleşmeli ve güvencesiz istihdamı yaygınlaştırmak olduğu herkesin malumu olmuştur.

              “Performans değerlendirmesi” bahanesiyle öğretmenleri; öğrenciler ve velilerle karşı karşıya getirecek, öğrenci ve veliyi 'memnun edilecek müşteri' ; öğretmeni ‘satış görevlisi’ olarak gören bu uygulamayı kabul etmemiz mümkün değildir! ……………………….

                 Bilimsel ve objektif karşılığı olmayan performans değerlendirme sonuçlarının “görevde yükselme, yer değiştirme, sözleşmenin yenilenmesi, hizmet puanına katkı, ücretlerin belirlenmesi” gibi alanlarda kullanılması birçok mağduriyetin doğmasına ve hak kayıplarına sebep olacaktır. Özel sektörün işten çıkarmalarda hukuki belge olarak kullanmaya devam ettiği performans sisteminin ileriye dönük olarak iş güvencemizi tehlikeye soktuğu görülmektedir.

               Eğitim İş olarak Diyoruz ki;

              Öğretmen yetiştirmedeki eksiklikler, atanma sorunları, çalışma koşulları, iş güvencesi açısından yaşanan kaygılar mesleğimizi itibarsızlaştırmıştır. Öğretmenlik mesleğini daha da itibarsız hale getirecek olan eğitimde performans değerlendirme uygulamasına karşı hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün eğitim çalışanları, sendikalar, tüm öğrenci ve veliler ile birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.  

Öğretmen yalvarmaz,    Öğretmen boyun eğmez,      Öğretmen el açmaz,       Öğretmen ders verir  

YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ.                                             

                                                                                                                        

                                                                                05.04.2018

                                                                                 Fatin ILTAR

                                                                    Eğitim İş Antalya Şube Başkanı

 

 

 

MESLEĞİMİZ ONURUMUZDUR! PERFORMANS TUZAĞINA HAYIR!

Bir ülkenin geleceği eğitim ile şekillenir. Çağdaşlığın göstergelerinden birisi de eğitime ve dolayısıyla eğitimin temel öznelerinden olan öğretmene verilen değerle ölçülür.

Ne yazık ki son zamanlarda eğitim sistemi bir yandan paralı hale getirilerek özelleştirilmeye çalışılırken bir yandan da öğretmenlerimiz, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sistematik bir şekilde itibarsızlaştırmaya çalışılmaktadır. Eğitime temel bir insan hakkı mantığıyla değil bir işletme mantığıyla bakan anlayışlar, öğretmenlik mesleğini toplum gözünde değersizleştirilmektedir.

MEB tarafından 2016 yılında devreye sokulan ve Eğitim-İş olarak dava konusu da yaptığımız, performans değerlendirme sistemi, öğretmenlik mesleğini değersizleştirmenin geldiği noktayı göstermektedir.

Bakanlığın hayata geçirmeye çalıştığı performans değerlendirme sisteminde öğretmenler her yıl, öğrencilerin, velilerin, meslektaşlarının ve eğitim yöneticilerinin değerlendirmesi ile karşı karşıya kalacak. Bakanlık 4 yılda bir düzenleyeceği sınavla öğretmenlerin ‘mesleki yeterliklerini’ ölçecek.

MEB’in amacının eğitimde ücretli, sözleşmeli ve güvencesiz istihdamı yaygınlaştırmak olduğu herkesin malumu olmuştur.

Türkiye’de eğitimde yaşanan sorunların nedeni öğretmenlerin performansları değildir. Öğretmen eğitimin temelidir ancak öncelikli olan eğitime yaklaşım anlayışının ulusal olması, siyasi değil ulusal hedeflerin ön plana çıkarılmasıdır.

Eğitim-İş olarak, Bakanlığın eğitimde yaşanan sorunlara kalıcı çözümler üretmek ve okullarda bilimsel, laik, ulusal, demokratik ve nitelikli bir eğitim anlayışını yerleştirmek yerine, öğretmeni itibarsızlaştıracak, iş güvencesini ortadan kaldıracak bir eğitim anlayışını yerleştirmesine izin vermeyeceğiz.

Bu amaçla, 5-6 Nisan 2018  tarihlerinde tüm iş yerlerimizde “Mesleğimiz Onurumuzdur! Performansa Hayır!” kokart eylemimizi başlatıyor, 9 Nisan 2018 Pazartesi günü tüm şube ve temsilcilik binalarımıza “Performans Dayatmasına Hayır!” pankartları asıyor, eğitim iş kolundaki sendikalarla performansa karşı tepkileri ortaklaştırmak için görüşmeler yapıyoruz ve 11 Nisan Çarşamba günü de Türkiye genelinde İl Milli Eğitim Müdürlükleri önünde siyah çelenk bırakarak basın açıklamaları gerçekleştiriyoruz. Bu haklı, meşru ve demokratik eylemimize sendikalı-sendikasız tüm öğretmenlerimizi destek vermeye çağırıyoruz. Performans uygulaması kaldırılana kadar eylemliliklerimiz devam edecektir.

                                                                                   MERKEZ YÖNETİM KURULU 

Günün Diğer Haberleri