Üniversiteye girişte ilk aşama olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), yarın yapılacak. 2 milyon 265 bin 902 adayın katılacağı sınavla birlikte adayların ve ailelerinin üniversite sınav maratonu başlamış olacak. Eğitim-İş olarak sınava girecek tüm öğrencilerimize başarılar diliyor, ailelerine de bu dönemde çocuklarına karşı anlayışlı ve destekleyici davranmalarını öneriyoruz.
Bugün sınava odaklı eğitim sistemi göstermiştir ki; eğitsel anlamda öğrencilerimizin kazanımları her geçen gün azalmakta, bu da öğrencilerin üniversiteye girişte başarısızlıklar yaşamalarına yol açmaktadır. Eğitim politikaları konusunda iktidarın ve eğitimden sorumlu kurumların, görevlerini yerine getiremedikleri ortadır. AKP iktidarı döneminde orta öğretim iflas etmiş, devlet liseleri sadece diploma alınan kurumlar haline getirilmiştir. Sınav sisteminde ve müfredatta yaz boz tahtası gibi yapılan değişiklikler ortaöğretimdeki çöküşü hızlandırmıştır.
Öğrencilerin üniversiteye giriş sınavlarındaki başarı ortalaması, aile ve okul gibi iki temel kurumun etkisinin yanında bölgesel açıdan sosyo-ekonomik, kültürel ve demografik farklılıklar ile de yakından ilişkilidir. Örneğin ülkenin batısından doğusuna gidildikçe ya da toplumun üst gelir düzeyinden aşağılara inildikçe karşılaştığımız başarısızlık tabloları, ülkemizde hala fırsat eşitliğinin sağlanamadığının, üstelik herhangi bir önlem alınması yönünde bir niyetin de ortaya konmadığının göstergesidir.
Eğitimin piyasalaştırılması ve ticarileştirilmesi, eşitsizlikleri giderek daha da derinleştirmektedir. Bugün, bilimsel düşünmeye ve üretmeye dayalı bir eğitim sisteminin gerekliliği kaçınılmaz hale gelmiştir. Kamusal, parasız, bilimsel ve laik eğitim hakkından tüm yurttaşlarımızın yararlanabilmesi mutlaka sağlanmalıdır.
MERKEZ YÖNETİM KURULU