Bakan Yılmaz, yurt dışındaki Türk eğitimcilerle buluştu

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye Maarif Vakfı´nın Bakanlığın yurt dışındaki eli olduğuna işaret ederek, “Kamu vakfıdır, kanunla kurulmuştur. Yurt dışında Millî Eğitim Bakanlığında olan okullarımız da var. Ne zaman hazır olduklarında, talep ettiklerinde bizdeki olanları da ona devredeceğiz.“ açıklamasında bulundu.

DÜNYA - 2016-12-14 17:06:23

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, bir otelde düzenlenen "Millî Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Teşkilatı Uluslararası Eğitim Yöneticileri Çalıştayı"nın açılışında yaptığı konuşmada Avrupa genelinde 5 milyondan fazla Türk vatandaşının yaşadığını, birçoğunun geçici süre ile gidip kalıcı olarak orada yaşamaya başladığını söyledi. Bakan Yılmaz, programa katılan yurtdışında görevli eğitim yöneticilerine hitap ederek şunları söyledi: "Hepiniz Anadolu’muzun birçok yerinde görev yaptınız. Şimdi ise ülkemizin dışında hizmet vermektesiniz. Kuşkusuz ki insanımıza ve medeniyetimize olan sorumluluğunuzun bilincinde olarak yerine getirmeye çalışıyorsunuz. Dünyanın dört bir yanına dağılmış vatandaşların dillerini, dinlerini ve kültürlerini öğretmek, yaşatmak gayretleriyle ve büyük bir özveriyle vatandaşlarımıza yardımcı oluyorsunuz. Ancak hizmette sınır yoktur. Biz çalışıyoruz ama başkaları da çalışıyor."

"Gidemediğiniz yer sizin değildir”
Bakan Yılmaz, nerede bir vatandaş varsa oraya gidilip dilin, kültürün öğretilmesi gerektiğini belirterek, "Gidemediğiniz yer sizin değildir. Onların size gelmesini beklemeden mutlaka öğretmelisiniz. Ama sizin göreviniz dili öğretmek." dedi. Yılmaz, yurtdışında bulunan eğitimcilerin orada yaşayan öğrencilerin, bursiyerlerin, idarecilerin bakanlıkla iletişimini sağladığını, bu yüzden eğitimcilere gelen talepleri önemsediklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çalıştayın çıktıları önem taşımaktadır. Eğitim camiasının yurt dışındaki temsilcileri olarak gurbette yaşayan vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin görüş, talep ve önerilerini bize iletmeniz, verdiğimiz eğitim hizmetinin kalitesini arttırılması bakımından önemlidir. Aynı düzeyde önemsediğimiz bir başka konu ise orada bulunan öğrencilerimizin ister kendi gayretleri ile gitmiş olsun, ister bizim gönderdiğimiz öğrencilerimiz olsun, ister orada doğmuş olsun, hiçbiri sahipsiz olmadığını bilsin. Yani kendisini sahipsiz hissetmesin. İşte bu atmosferi, bu iklimi, bu sahiplenmeyi gösterecek olan da öncelikli olarak sizlersiniz. Onların Türkiye için, bizim için bir değer olduğunu onlara hissettirmemiz lazım. Biz de Milli Eğitim Bakanlığı olarak, yurt dışındaki öğretmenlerin, öğrencilerin ve idarecilerin ilgi ve gayretlerini arttırmak için çalışacağız."

“Sürekli olarak sahada halkla iç içe olmalısınız”
Bakan Yılmaz, "Her biriniz bulunduğunuz bölgedeki Türkiye kökenli, dernek, vakıf, sivil toplum kuruluşu, cami, cemevi dolayısıyla Türk vatandaşları nerde bir araya geliyorsa orası bizim irtibat noktamız, sizin hizmet yerinizdir." diye konuştu. İlgili ülkelerde muhatap kurum ve kuruluşlarla diyaloğun da canlı tutulması gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Kendinizi asla müşavirlik ve ataşelik binalarının içine mesai saatleri içine hapsetmemelisiniz. Sürekli olarak sahada halkla iç içe olmalısınız." ifadesini kullandı. Vatandaşların bulunduğu her türlü yeri, anavatandan taşınan kültür ve değerlerin paylaşıldığı, yaşatıldığı bir takım kurs ve eğitim hizmetlerinin sunulduğu, karşılaşılan sorunların da çözüme kavuşturulduğu mekanlar olduğunu göz ardı edilmemesi gerektiğinin altını çizen Yılmaz, öncelikle vatandaşların Türkçe´yi iyi öğrenmeleri gerektiğini ifade etti. Bakan Yılmaz, Türkçe´nin yanı sıra tarih öğrenmenin de önemini vurguladı.

Türkiye Maarif Vakfı´nın iyi çalıştığını dile getiren Yılmaz, vakfın şu ana kadar Somali, Gine, Çad, Senegal, Moritanya ve Sudan başta olmak üzere pek çok ülkede aktif şekilde faaliyetlerine başladığını bildirdi. Bakan Yılmaz, yurt dışındaki Türk vatandaşlarının bulundukları ülke ile Türkiye arasında ekonomik anlamda politik, sanatsal, kültürel köprüler inşa etmelerine de katkı sunmak gerektiğini ve yurt dışında bir araya geldikleri vatandaşların hepsinin çocuklarına Türkçe öğretilmesini istediklerini aktardı.

“Türkiye Maarif Vakfı, bakanlığımızın yurt dışındaki elidir"
Yurt dışında faaliyet gösteren Yunus Emre Enstitüsü, Diyanet Vakfı, Türkiye Maarif Vakfı´nın koordinasyon içinde çalışması gerektiğini ve çalışmalardan büyükelçiliklerinin bilgisinin olması gerektiğini belirten Yılmaz, "Maarif Vakfı, adeta bakanlığımızın yurt dışındaki elidir. Kamu vakfıdır, kanunla kurulmuştur. Dolayısıyla da ona her türlü desteği vermek bizim asli vazifemizdir. Milli Eğitim Bakanlığında olan okullarımız da var. Ne zaman hazır olduklarında, talep ettiklerinde bizdeki olanları da ona devredeceğiz." açıklamasında bulundu. Bakan Yılmaz, çalıştaya katılan Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün´e ve ekibine yaptığı çalışmalar için teşekkür etti.

Somali, Senegal gibi ülkelerde sadece Türk vatandaşlarına hizmet verilmediğini, Türk Eğitim sisteminin tecrübesinden yararlanmak isteyen ülkelere de bu hizmetin verilmesi gerektiğini belirten Yılmaz, şunları kaydetti: "Eğer biz bunu yapmazsak o zaman başkaları boşluğu dolduruyor. Başkaları, o boşluğu doldurduktan sonra biz farkına varsak, dolan boşluğu onların zararına olan unsurlardan ayırt etsek fikrini, vicdanını irfanını adeta başka yerlere kiralamış, satmış insanlar bu boşluğu doldurduğu zaman da tekrar bizim bu boşluğu kazanabilmemiz, doldurabilmemiz, eskisinden çok daha zor oluyor. Bir yanlışı düzeltmek için 18, 24 doğru mudur farklı rakamlar verilir, ama bir yanlışı kusuru giderebilmek için 24 tane doğru yapmamız gerekir ki o yanlışın etkisini giderelim. Dolayısıyla sorumluluğumuz çok büyüktür."


Avrupa´da asimilasyonun şiddeti her gün artıyor
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk ise Avrupa´da asimilasyonun şiddeti her gün arttığını belirterek, “Avrupa´dan Türkiye´yi uzaklaştırmak için, Anadolu´nun değerlerini Türklerden uzaklaştırmak için, Avrupalı Türklerin içerisinden devşirdikleri yeni bir kültürel ajanlaştırma sürecindeyiz." değerlendirmesinde bulundu. Külünk, Avrupa’daki yeni nesil Türklerin Türkçeyi unutacak duruma geldikleri uyarısında bulunarak, yurt dışındaki eğitim müşavirlerinin Türklere kendi ana dillerini öğretme konusunda daha çok gayret göstermeleri gerektiğini söyledi.

Çalıştay uluslararası istişare forumu niteliğinde
Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Funda Kocabıyık da, Millî Eğitim Bakanlığı olarak bugün itibarıyla 34 ülkede 56 temsilcilik ile hizmet verdiklerini bildirerek, “Bakanlığımızın yurt dışındaki sesi ve sözü olan siz değerli müşavir ve ataşelerimiz ile başlattığımız bu eğitimin bir gelenek haline gelmesini ve bundan sonraki süreçte her yıl zenginleşerek, derinleşerek yinelenmesini umut ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki; gelenekleri oluşturmak, sürdürmek ve zenginleştirmek; milletlerin ve kurumların gücünü gösterir. Dünyanın pek çok yerinde bayrağımızı layıkıyla dalgalandırarak temsil eden siz değerli eğitim yöneticilerimizin katılımı ile gerçekleşen bu çalıştay, uluslararası bir istişare forumu niteliğindedir.” dedi.

Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın, soydaşlarımızın, uzak ve yakın akrabalarımızın bulunduğu her yerin görev alanlarına girdiğini ifade eden Kocabıyık şunları söyledi: “Orta Asya’dan Balkanlar’a dünyanın birçok bölgesinde vatandaşlarımızın ve soydaşlarımızın yanı sıra akraba topluluklarla aramızda tarihsel, kültürel ve her şeyden önemlisi dil bağı vardır. Bu geniş ve derin birlikteliğin mayası yüzyıllar önce atılmıştır. Bize düşen, bu tanışıklığın ve ortaklığın imkânlarını daha ileri noktalara taşımak ve bağlarımızı güçlendirmek olmalıdır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin insanları zaman ve mekân kısıtlamalarının ötesine geçirdiği dünyamızda; birbirimizi tanımak, ortak tarih ve kültür hazinelerimizi, ortak bağlarımızı ve dilimizi geliştirerek yaygınlaştırmak için önümüzde sayısız fırsatların bulunduğunu siz değerli çalışma arkadaşlarımıza bir kez daha hatırlatmak isterim. Bizler Bakanlığımız yurt dışı teşkilatını; yurt dışındaki gözümüz, kulağımız, sesimiz olarak görüyoruz. Bu itibarla, siz değerli temsilcilerimize büyük görevler düşmektedir. Bu görevleri layıkıyla yerine getireceğinize sonsuz güven duyuyoruz.”

Kocabıyık, çalıştayda, karşılaşılan sorunların tartışılması ve çözüm önerilerinin geliştirilmesi, gelecek dönemde izlenecek yol haritasının oluşturulması, merkez teşkilatı ile yurt dışı teşkilatı personeli arasında tecrübe-bilgi aktarımının sağlanması gibi bir dizi önemli başlığı masaya yatıracaklarını dile getirdi. 15 Temmuz darbe girişimine de değinen Kocabıyık, İstiklal Marşı’nın bu topraklar için gözünü kırpmadan şehit olan bütün vatan evlatları adına yazıldığına dikkati çekerek, “Nasıl ki İstiklâl Marşı’mız, yazıldığı andan itibaren bir şairin eseri olmaktan çıkıp milletimizin kalbine yerleşmişse, 15 Temmuz şehitlerimiz de milletimizin kalbine yerleşmiştir. Ruhları şad olsun. Bir istiklal savaşından daha başımız dik bir şekilde çıkmış olmanın onuru ve gururunu millet olarak hepimiz yaşamaktayız.” diye konuştu.

Günün Diğer Haberleri