Ulusal direnişin ilk başladığı,emperyalizme ilk başkaldırının ve tokadın atıldığı yerleden birisi olan Gaziantep'te terör saldırısı sonucu 50'den fazla yuttaşın yaşamını kaybetmesi,onlarca yurttaşın yaralanması tüm ulusumuz gibi bizleri de yasa boğmuştur. Siyasal iktidarın yanlış,ödün veren tavrından güç alan,emperyal yazılımlı cihatçı ve bölücü terör örgütleri kan dökerek amaçlarını gerçekleştirmeye çalışmaktadırlar.Ulusumuzun birliği ve ulusal bütünlüğümüz ciddi bir tehdit altındadır. Türk Ulusu iç çatışmaya doğru sürüklenmekte; emperyalist güçlerin desteğini arkasına alan terör örgütleri hedeflerini,neredeyse basiretsiz AKP iktidarı eliyle yaşama geçirmeye çalışmaktadırlar.Bütünlüğümüzü parçalayarak kardeş kavgası yaratmak isteyen terörün bu oyunlarına Ulusumuz asla düşmeyecektir ve Türkiye'nin Suriyeleşmesine halkımız izin vermeyecektir.Provokasyonlara gelmeden, Ulu önder Atatürk'ün Ülke ve Ulus tanımına bağlı kalarak kardeşliği savunmak emperyalist destekli cihatçı ve bölücü terörün oyununu bozacak en iyi duruştur. AKP iktidarı terör konusunda, emperyalizmin dayatmalarından medet ummak yerine,Atatürk'ün; "Yurtta barış,Dünyada barış"ilkesinden hareketle ulusal politikalar üretmeli ve bunların sürekliliğini sağlamalıdır.Dış politikada da kurtuluş Mustafa Kemal'in kurduğu cumhuriyetin fabrika ayarlarına dönmektir.Bundan başka da bir çıkış yoktur. Yaşanan alçak terör saldırısını bir kez daha kınıyor; yaşamını kaybeden yurttaşlarımıza rahmet, acılı ailelerine, ulusumuza sabır ve başsağlığı, yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.