-YOKUŞ: ÇAĞDAŞ BİR PERSONEL YASASI İSTİYORUZ

- Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş 23-24 Nisan 2016 tarihlerinde İzmir’de gerçekleştirilen istişare toplantılarında 657 Sayılı Kanunun İş güvencesi korunarak yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirterek, taleplerini sıraladı.

SENDİKA - 2016-04-28 21:34:43

ANKARA (ANKA) - Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş 23-24 Nisan 2016 tarihlerinde İzmir’de gerçekleştirilen istişare toplantılarında 657 Sayılı Kanunun İş güvencesi korunarak yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirterek, taleplerini sıraladı.

-657 SAYILI DMK YAMALI BOHÇAYA DÖNMÜŞTÜR-

Yokuş, “Türk Kamu Personel Sisteminin temelini oluşturan 657 sayılı Kanun, 1965 yılında kabul edilmiş, mali haklar ise 1970 yılında yürürlüğe girmiştir. 40 yılı aşkın süredir uygulanan bu sistem, değişen şartlara uyarlanmak zorundadır. Kamuda ücret sistemi karmaşık bir hal almış, kamu görevlileri mali haklarını dahi bilemez hale gelmişlerdir. Atama, sicil, yer değiştirme, terfi gibi birçok konuda ise ciddi sorunlar baş göstermiştir. Ortaya çıkan sorunların bir kısmının idarecilerin keyfi tutumundan kaynaklandığını göz ardı etmeksizin, bu sistemin düzenlenmesi ve içinde bulunduğumuz 21. Yüzyılın şartlarına uygun hale getirilmesi bir gereklilik haline gelmiştir” dedi.

-ÇALIŞMA HAYATINDA NORM VE STANDART BİRLİĞİ SAĞLANMALIDIR-

Çalışma  hayatında norm ve standart birliği sağlanmasını isteyen Yokuş, “İşçi, memur ve kendi hesabına çalışanlarla ilgili ekonomik haklar, emeklilik dâhil eşitlenmelidir. Çağdaş, AB standartlarına uygun bir çalışma hayatı düzenlemesi yapılmalıdır. 40 yılı aşkın süredir var olan 657 sayılı yasa yamalı bohçaya dönüşmüştür. Çağdaş bir personel reformu gerçekleşmelidir. Kamuda unvan ve maaş bordrosu sadeleştirilmeli, memur sınıfları arasında ücret ve sosyal haklardaki farklılıklar giderilmelidir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu dışında özel kanunlarla oluşturulan kamu çalışanları ile ilgili yasalar birleştirilmeli, mevzuatları eşit hale getirilmelidir. Askere ayrı, polise ayrı, yargıca ayrı yasa olmaz. Kamuda çalışma hayatındaki farklı istihdam modelleri kaldırılmalıdır. 4B, 4C, çakılı sözleşme, kadro karşılığı sözleşme, taşeron gibi… Kurumlardaki atama yükselme yönetmelikleri mevzuatı eşit hale getirmelidir. Dışişleri Bakanlığı’nda farklı, Askeriyede farklı, Adliye’de farklı yönetmelikler olmaz. 657 ve diğer memurlarla ilgili yasalardaki ayrıcalıklar kaldırılmalıdır. Özellikle Askeri Sivil personel için istisna olarak düzenlenen 657’nin 232 ve 233. Maddeleri kaldırılmalı, mağduriyetler giderilmelidir” diye konuştu.

-ATAMA VE YÜKSELMELERDE LİYAKATI TEMEL ALAN BİR DÜZENLEME YAPILMALIDIR-

Fahrettin Yokuş, atama ve yükselme yönetmeliklerinde bir düzenleme yapılarak, Yükselme Sınavlarında sözlü mülakat şartının kaldırılmasını, gerekirse iki kademeli yazılı sınav sistemine geçilmesini istedi.

Ayrıca kurumlara boş kadroları için her iki yılda bir sınav açma zorunluluğu getirilmesini öneren Yokuş, şöyle devam etti:

“İstisnai memur kadrolarına sınavsız atamalar ortadan kaldırılmalıdır. Sınavsız hiçbir şahıs Devlet Memuru yapılmamalıdır. Kamuda en önemli sorun olan ek ödemelerin emekliliğe sayılması sağlanmalıdır. Ek göstergede, hizmetliden başlamak üzere, Şube Müdürüne kadar 800 puan artış yapılmalıdır. Özel hizmet tazminat oranları ve yan ödeme katsayıları hakkaniyetli bir şekilde memurlara uygulanmalıdır. Memurlara her 10 yılda 1 derece yerine, bütün memurlar işe girişte 1 derece önden başlayacak şekilde düzenleme yapılmalıdır. Her çalışan her yıl terfi edebilmelidir. Çalışanların, çalıştıkları sürece önü açık olmalıdır. 1 dereceye kadar inebilmelidir.  Memurlara (işçilerde olduğu gibi) her yıl ikramiye verilmelidir. Bu ikramiyeler dini bayramlarda iki ikramiye şeklinde düzenlenmelidir. Sendika üyelerine her yıl asgari ücret kadar sendika teşvik primi verilmelidir.  Nakil ve yer değiştirmelerde aile bütünlüğü gözetilmelidir. Atama ve yükselmelerde liyakatı temel alan bir düzenleme yapılmalıdır. Fazla çalışma ücretleri İLO standartlarına uygun hale getirilmelidir. Çalışanlara öğle yemeği bedeli verilmeli. Ayrıca, servisi olmayan kurum çalışanlarına yol ücreti verilmelidir. Kamu kurumlarında A grubu kadrolara şartları tutan çalışanların da girebilmesi için düzenleme yapılmalıdır. Müfettiş Yardımcısı, Denetmen Yardımcısı, Uzman Yardımcısı gibi… Disiplin cezaları yeniden düzenlenmeli, memurların saldırı ve iftiralardan korunması için tedbirler alınmalıdır. Yardımcı Hizmetler Sınıfı kaldırılmalı, tüm çalışanlar Genel İdari Hizmetler Sınıfına geçirilmelidir. Vergi dilimleri yeniden gözden geçirilmeli, memurların maddi kayıplarının önüne geçilmelidir.”

-4/C, 4/B VE TÜM SÖZLEŞMELİLER 4/A’YA GEÇİRİLMELİDİR-

“Başbakan Davutoğlu, kamudaki taşeron işçilerle ilgili yeni bir düzenleme yapılacağını, mevcut ücretleri üzerinden 3’er yıllık sözleşme yapılacağını ifade etmiştir. Taşeron çalışanların önemli bir bölümü maaşlarını tam alamıyor. İzin kullanamıyor, SSK primleri dahi yatmayan çalışanlar var. Dahası fazladan çalıştırılıp, hakları verilmeyen taşeron işçi sayısı hiç de azımsanacak bir rakam değildir. Bütün bu olumsuzluklar yeni düzenleme ile ortadan kalkacaktır.

Taşeron işçiler için yapılacak bu düzenlemeden sonra özellikle kamuda 4/C’li ve 4/B’li olarak istihdam edilenlerin sorunları da mutlaka çözülmelidir. Bu guruplara giren çalışanlar, kurumlarda işe başlamadan önce “yeterlilik sınavına” tabi tutulup, başarılı olmaları halinde istihdam edilmektedirler. Bu nedenle taşeronlar ile ilgili düzenlemeler Meclis gündemine geldiğinde, 4/C ve 4/B’lilerin 4/A’ya geçirilmesi de kanun tasarısında yer almalıdır. Ayrıca taşeronların yanında kamuda “geçici” ve “vekil” olarak istihdam edilen personel de bu haklardan yararlandırılmalıdır.”

-MEMUR ÜCRETLERİNDEKİ KAYIP, ENFLASYON VE YÜKSEK VERGİ DİLİMLERİ YÜZÜNDEN YILLIK %10’U AŞTI-

“Bilindiği gibi son günlerde asgari ücretlilerin vergi dilimlerindeki adaletsizlik yüzünden, kayba uğrayacakları gündeme gelmektedir. Ancak, memurlar da vergi dilimleri sebebiyle büyük kayba uğramaktadırlar. 2014 ve 2015 yılları için Hükümetle yapılan toplu sözleşme sebebiyle memurlar, resmi enflasyona göre %4,8 oranında kayba uğramışlardır. Ayrıca yüksek vergi dilimleri neticesinde, aldıkları ücretlere göre memurların bir bölümü 4. aydan itibaren, bir bölümü ise 6. aydan itibaren bir üst vergi diliminden, vergi kesintisi yapılmaktadır. %15 vergi verenler %20, %20 vergi verenler ise %27 oranında vergi kesintisine uğramışlardır. Yıl içinde memurların bir üst vergi diliminde yapılan kesintileri de dikkate alındığında memurlarımızın enflasyon karşısında kayıpları %10’u aşmıştır. Toplu sözleşme mutabakatı imzalayan Konfederasyon, vergi dilimlerinden gelecek olan ekonomik kayıpları dikkate almamıştır. Son iki yılda siyasi iktidarın en çok mağdur ettiği kesim memurlar olmuştur.”

-ÇALIŞANLAR İÇİN YENİ BİR VERGİ SİSTEMİ YAPILMALIDIR-

“Yüksek vergi dilimleri sebebiyle yaşanan mağduriyetler yetmezmiş gibi, 2016 yılı bütçesinde genel vergilerin %12.7 zamlanması sonucu iki defa mağduriyet yaşanacaktır. Memurlara yapılan zamlar önce yüksek vergi dilimleri daha sonra da genel vergiler ile ellerinden alınmaktadır. Hükümet bu duruma çözüm bulmak zorundadır. Çalışanlar için yeni bir vergi sistemi düzenlemesi yapılmalı, ayrıca yüksek vergi dilimleri de güncellenerek mamurların mağduriyetleri önlenmelidir.”

-TAŞERON SAYISI AKP İKTİDARI İLE ARTTI -

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, “Bilindiği gibi kamuda farklı istihdam modelleri mevcut iktidar döneminde getirilmiştir. Bundan 14 yıl önce 4/B’li ve 4/C’li istihdamı yoktu. Özellikle taşeron sayısı 20 bin civarında idi. Bu süreçte Kadrolu ve çakılı sözleşmeli gibi çeşitli isimler altında Sağlık Bakanlığı’nda 7 farklı sözleşmeli istihdam gerçekleştirildi. Bu iktidar döneminde daha önce 4/B’li 200 bine yakın memur kadroya geçirildi. Ancak, nedendir bilinmez, kamuda 4/B’li istihdam devam etmektedir. Kamudaki tüm istihdam farklılıkları giderilerek, çalışanların tamamı 4/A kapsamında yani ‘kadrolu memur’ olmalıdır. Yine işçilerinde, 657 sayılı yasada ifade edilen 4/D kapsamında ‘kadrolu işçi’ olarak istihdamı sağlanmalıdır” dedi. (ANKA)

(HM/ORH)

Günün Diğer Haberleri