Antalya, Alanya Bera Otel’de gerçekleştirilen "Bem-Bir-Sen Türkiye Buluşması"nda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 1 Kasım seçimleri, yeni anayasa, iş güvencesi, Paris saldırısı ve Ortadoğu'da yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.
1 Kasım’da istikrar, güven ve kararlılığın kazandığını vurgulayan Yalçın konuşmasında, “Bugün zaman geçmiş tecrübelerden güç alarak, bugünü en iyi değerlendirerek geleceği inşa etme zamanıdır. Bütün insanlığın barışını ve refahını sağlayacak bir medeniyeti inşa ederek insanlığa emanet etme zamanıdır” ifadelerini kullandı.
-“DEMOKRATİK BİR ANAYASANIN YAPILMASI GEREK”-
“2015-2019 döneminde TBMM’nin en büyük eseri ve icraatı; toplumu bağrına basan, sivil, demokratik ve özgürlükçü yeni anayasa olmalıdır” diyen Yalçın, düşünce ve ifade özgürlüğünün, din ve vicdan hürriyetinin, mülkiyet hakkı ve girişimci özgürlüğünün anayasal garanti altına alındığı demokratik bir anayasanın yapılması gerektiğinin de altını çizdi.
-“BIRAKIN MİLLET BAŞKANLIK SİSTEMİNİ TARTIŞSIN”-
Konuşmasında başkanlık sistemi tartışmalarına da değinen Ali Yalçın, “Hangi sistemin Türkiye’ye en uygun olduğunu özgürce tartışabilmeliyiz. Hangi sistemin hangi modelin Türkiye için faydalı olacağını başta anayasacılar, hukukçular, siyasiler, sivil toplum kuruluşları, sendikalar olmak üzere tek tek fertler olarak da tartışmaya katılarak yeni bir sistem geliştirebiliriz, bu modeli halkın onayına sunabiliriz. Bırakın millet başkanlık sistemini tartışsın, en doğrusunu bulsun, kendi geleceğini kendi belirlesin” sözleriyle tartışmalara karşı tutumu eleştirdi.
-“KAMU GÖREVLİLERİNİN HUZURUNU İŞ GÜVENCESİ TARTIŞMALARIYLA KAÇIRMAYALIM”-
İş güvencesinin kırmızıçizgileri olduğunu aktaran Yalçın, kamu hizmetinde etkinliğin ve verimliliğin; ehliyet ve liyakat ile olacağını, kamu görevlisinin görev ve hizmet sorumluluğunu artırarak sağlanacağını, mali ve sosyal teşviklerle gerçekleştirilebileceğini belirtti. Kamu görevlilerinin iş güvencesini gündemde tutmanın; çalışma barışını ve toplumsal barışı zedeleyeceğini, 3 milyon 200 bin kamu görevlisini tedirgin etmek dışında bir sonuç doğurmayacağını kaydeden Yalçın konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Memur-Sen olarak, 3. Dönem Toplu Sözleşmelerle elde edilen 213 kazanımla büyük bir moral yakalayan, motivasyonu zirveye çıkan 3 milyon 200 bin kamu görevlisinin huzurunu iş güvencesi tartışmalarıyla kaçırmayalım, ortaya çıkan büyük memnuniyet ve mutluluk tablosunu bozmayalım diyoruz.”
SURİYELİ KARDEŞLERİMİZİN YANINDAYIZ
Suriye konusunun asgari çatışmalar dışındaki bütün sorun alanlarının kendilerinin insan olarak, örgüt olarak, ümmet olarak ve sendika ya da sivil toplum kuruluşu olarak hem ilgi hem sorumluluk alanlarına girdiğini ifade eden Yalçın, “Suriyeli kardeşlerimize destek olmaya devam edeceğiz” diye ekledi.
YALÇIN'DAN "İSLAMOFOBİ" UYARISI
Mülteci sorununa Batı'nın bakışını "çifte standartlı" ve "sorunlu" olarak değerlendiren Yalçın, konuşmasında Paris saldırısına da değindi.
Yalçın:
"Biz ve bizim coğrafyamız mülteci sorununu insani bir sorun ve insanlık açısından bir test alanı olarak görürken, ne yazık ki Batı ekonomik bir külfet, diplomatik bir sorun olarak görüyor. Üstelik bu sorunu büyüten ESED’in gitmesine DEAŞ’ın temizlenmesine dönük hiçbir çabaları olmadığı halde. Devlet ve millet olarak Batı’yı uyarmıştık. ‘Bu yangın sadece bölgede kalmaz. Terör sizin de canınızı yakar. Zaman hatası, diplomatik kurnazlıkla soruna sırt çevirmeyin’ demiştik. Dinlemediler. Sonuç, Paris’te 132 kişinin ölümüyle sonuçlanan eş zamanlı 8 terör saldırısı. Saldırıdan hemen sonra Fransa’nın Rakka’yı bombalaması; ‘ölen sizinkilerse bize ne. Ölen bizimkilerse İslam coğrafyasını bombalamamızdan size ne’ duruşunu özetliyor."
Paris’teki eş zamanlı sekiz terör saldırısından sonra Fransa’daki sığınmacılara yapılan saldırıların, Müslümanlara ve Müslümanların kuruluşlarına yönelik kolluk uygulamalarının Paris saldırısının büyük oranda İslamofobi aparatına dönüştürüleceğini şimdiden gösterdiğini belirten Yalçın Bayırbucak’a yapılan saldırıları da kınadı.
-“TÜRKMENLERE YAPILAN ZULMÜ KINIYORUM”-
Üç gündür Türkmenlerin vurulduğuna işaret eden Yalçın, şöyle dedi:
“Bayırbucak Türkmen bölgesine yönelik yapılan saldırıları lanetliyor, zulme ve katliamlara sessiz kalanları kınıyorum. Türkmenlerin korkunç zulümlere, insanlık suçlarına karşı verdikleri mücadeleyi selamlıyor, Allah’tan başkasına boyun eğmeyeceklerini haykıran onurlu kardeşlerimi kutluyorum. Rabbim onların yardımcısı olsun.” (ANKA)
(HND/ÖZK)